Tuna Nehrinden bırakılan Mersin Balıkları Sakarya Nehri Açıklarına Ulaştı..
Romanya’da Universitatea Dunarea de Jos din Galati tarafından yürütülen ve Avrupa Balıkçılık Fonu destekli “Evaluation of survival and distrubition in the Black Sea of youngsturgeons stocked experimentally in the Lower Danube, Romania 2013-2015” isimli projede İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi de proje ortağı konumundadır. Proje kapsamında, 2013 yılından buyana Tuna Nehrinin 630 km içerden ve daha aşağıda Karadeniz’e yakın istasyonlardan farklı ağırlıklarda yaklaşık 100.000 adet Karaca mersini, sivrişka ve morina balıkları nehir suyuna salınmıştır.
Ekim 2013’te Romanya’da Tuna Nehri’nin 295 km içinden markalanarak bırakılan bir Mersin morina balığı 222 gün sonra 866 km yüzerek Sakarya kıyılarına kadar geldi ve bir tanesi tesadüfi olarak Karasu balıkçılarından Sinan Kara tarafından yakalanarak İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Projenin Türkiye yürütücüsü Prof.Dr.Devrim Memiş’e bildirildi. Fakültede yapılan incelemeler sonucunda CTW marka ile markalanan bu balığın Romanya tarafından Tuna Nehri’nden bırakılan ve şu anda yaklaşık 1.5 kg ağırlığına ulaşan morina türü olduğu tespit edilmiştir. Elde bilgiler Romanya’da proje koordinatörü ile paylaşılmıştır. Denizde yüzlerce mil yüzerek ülkemiz kıyılarına kadar gelen Mersin balıklarının varlığı büyük memnuniyet yaratmıştır.
Nesli tükenme tehlikesi altında olan mersin balıklarının Karadenizde stok yoğunluğunun arttırılması ve nehirlerdeki yumurtlama alanlarının rehabilite edilerek yeniden yumurtlama yerlerine gelerek üremeleri ve çoğalmalarını amaçlayan bu tür projeler bu balıkları yeniden doğaya kazandırmak bakımından büyük önem arz etmektedir. Ülkemizde de İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 2001 yılından buyana yapılan mersin balıklarını üretme ve habitatlarının iyileştirilmesi amaçlı projeler yapılmaktadır. Ne yazık ki ilgili düzenlemeler yeterince yapılamadığından mersin balıkları sularımızda nerdeyse yok olma noktasına gelmiştir. Nehirler üzerine kurulan ve canlı hayatı yok sayan HES’ler, setler, kum ocakları gibi diğer yapılar ile artan kirlilik Mersin balıkları üzerinde büyük tahribat yaratmıştır. 1970’li yıllara kadar Sakarya, Kızılırmak, Yeşilırmak, Çoruh ve Meriç gibi nehirlerimizde yumurtlayan ve bölge halkına ve ülkemize gelir getiren bu balıkların doğal ortamları yeniden düzenlenemez ise artık ülkemiz suları için mersin balıklarının varlığından söz etmemiz imkansız hale gelecektir.